Volkanik Dağların püskürttüğü lav ve küllerden koni şeklinde kayalardan oluşan Kapadokya’ya gittiğinizde kendinizi adeta bir peri masalında hissedeceksiniz. Burada güneş doğarken sıcak hava balonu ile gezerek dünyanın doğa harikalarından kabul edilen bu manzaraya havadan bakmanın keyfini çıkarabilirsiniz.
Kar beyaz görüntüsüyle adeta bir pamuk tarlasını andıran Pamukkale travertenleri ziyaretçilerinin ilgisini her zaman çekmeyi başarmıştır. Bu doğal alanda çıkan su kaynaklarının içindeki karbondioksitin uçması ve su içerisindeki kalkerin çökmesi ile kristalleşmiş olan travertenler, mucizevi bir güzelliği sahiptir.
Pek çok uygarlığın gelip geçtiği izlerini bugüne kadar taşımış ‘Nar’ anlamına gelen ismini Luviceden almıştır. Kumsalın hemen yanında uzanan tarihi izleri, tiyatrosu, görkemli kent kapısı eski evleri ve müzesi ile tarihi en ince ayrıntılarına kadar yaşatan ve hissettiren bir antik kenttir.
Noel, her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlandığı Hristiyan bayramıdır. Ayrıca Doğuş Bayramı, Kutsal Doğuş veya Milat Yortusu olarak da bilinir. Noel Baba olarak dünyaca benimsenmiş olan Aziz Nicholas her yıl 6 ve 8 Aralık tarihleri arasında Kale (Demre) ve Kaş'ta düzenlenmekte olan Uluslararası Noel Baba Festivali dünyadaki birçok ülkeden ziyaretçi almaktadır. Efsaneye göre Akdeniz’de yaşayıp hiç kar görmemesine rağmen çocuklara olan sevgisinden dolayı Noel geceleri karda geyiklerin çektiği kızaklarla çocuklara hediyeler dağıtıldığı inanılan sevgi dolu bir yaşlıya dönüştürülmüştür.
Aspendos veya az bilinen ismiyle Belkıs, tiyatro sahnesiyle ünlü bir antik kent. Çok iyi korunmuş açık hava tiyatrosu ve benzersiz su kemerleri ile günümüze kadar korunarak gelen nadir yapılara ev sahipliği yapmaktadır. Eski zamanlarda Pamfilya'nın en zengin şehirleri arasında olduğu düşünülen Aspendos kültür ve sanatın da yaygın olduğu kent konserleri ve etkinlikleri, dünyaca ünlü opera, bale ve müzik festivallerine ev sahipliği yapmaktadır.
Yüzlerce yıl önce inşa edilmiş orta çağ yapısı olan Galata Kulesi, heybetli görüntüsüyle kenti gözetleyen şehrin en güzel manzarasına sahip tamamen taştan yapılmış en ikonik yapılardan biridir. 360 derecelik İstanbul manzarası ile ziyaretçilerin zirveye çıkmasıyla kulenin renkli ışıkları geceleri şehrin dört bir yanından görülmeye değer. Sık sık ziyaret alarak bir cazibe merkezi ve İstanbul’un sembollerinden biri haline gelmiştir.
Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve Türk İnkılâplarının büyük önderi laik Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün anıt mezar olarak yaptırılan Anıtkabir, Türk Milleti’nin Atatürk’e duyduğu büyük saygı ve minnetin ifadesidir. Rasattepe’de yer alan Anıtkabir, modern Türk mimarisinin ihtişamını yansıtıyor. Çağdaş mimariden etkilenen, yontma taş ve yerli malzemelerle dekore edilen bir yapıdır. Anıtkabir Türkiye Cumhuriyeti kuruluş dönemine ait bilgilerin ve görsellerin bulunduğu müzenin yanısıra içerisinde Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi yer almaktadır. Atatürk’ün kişisel kitapları, el yazması notlarından örnekler ve bazı kişisel eşyalar bu müzede sergilenmektedir.
Mezopotamya’nın en güzel şehirlerinden biri olan Mardin farklı dini inanışlar paralelinde, sanatsal açıdan da tarihi değeri olan camiler, türbeler, kiliseler, manastır ve benzeri dini eserler barındırmaktadır. Mardin, İpek Yolu güzergâhında olup, ilde beş han ve bir kervansaray mevcuttur.
Kommagene Kralı I. Antiochos’un tanrılara ve atalarına minnettarlığını göstermek için 2 bin 150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı’nın yamaçlarına yaptırdığı mezar ve anıtsal heykeller, Helenistik Dönem'in en görkemli kalıntılarından birisidir.Krallıktaki güneşi ilk gören yer olan Doğu Terası; atalar galerisi, sunak ve tanrılar galerisinden oluşuyor.
Trabzon’un Maçka İlçesi’ndeki Sümela Manastırı, Altındere Vadisi’ndeki Karadağ’ın yamacında sarp bir kayalığa inşa edilmiştir. Sümela Manastırı, Türkiye’nin en güzel doğaya sahip şehirleri arasında yer alan Trabzon’un en önemli simgelerinden biridir. Dağa yapışmış gibi görünen manastır, yaslandığı doğanın güzelliğiyle nefes keser. Tarihin değişik dönemlerinde farklı kültürlerin etkisi altında kalan Trabzon ve yöresi, bugün bu çeşitliliği her alanda yansıtmaya devam ediyor. Sümela Manastırı da bu çeşitliliğin en büyük örneğidir ve geçmişten bugüne turistlerin uğrak noktasıdır.
Tarihin ta kendisi olarak bilinen Efes; Binlerce yıl çok zengin kültüre sahip uygarlıklara ev sahipliği yapmasıyla kültürler beşiği olarak nitelendirilmektedir. Hristiyanlığın Hac merkezi olarak kabul görülmesiyle ve asırlardır bir dini merkez olma özelliğine sahip olan Efes, Doğu ile Batı arasında başlıca kapı durumunda olan önemli bir liman kentidir.